Her
ne kadar çekmediğim dert çile kalmasa da....
aslında
bu biraz da işin şaka kısmı...
Bilgisayarımın
patlaması belkide daha çok bilgi öğrenmeme sebep oldu.
Ubuntu
kurmaya çalışırken disklerimde çıkan hata ve benim illa Ubuntu kurmak istemem yani virtual box la çalışmak istememem
bilgisayarı biraz patlattı tabi... sonra önce ubuntu dan format
atıp sonra Windows u kurmaya çalışmak.... böyle siyah ekran ve
bizim aramızda çok hoş dialoglar oluşturdu :))
Düzeltme
için debian den kurtarma konsoluna ulaşıp kurtarılabildiğini
öğrendik :)
elbette
benim dertler bunla bitmeeeeez :D
mobil
interneti linux da çalıştırma konusunda Recep Kırmızı ya bile
danıştım...
ama
o konuda da uzman oldum denilebilir... :) aslında her türlü hata
yapma ve bozma konusunda profesör oldum yani..
Flaş
disklerim de patladı bir ara... ama öğrendim ki linux NTFSyi
görsede üstünde çok rahat işlem yapamıyormuş... mesele NTFS
ise flaş disk in formatı del yada shift+del yapmanız hiç bir işe
yaramıyor ve copy/paste işlemlerinde çok sıkıntı çıkıyor.. o
yüzden FAT formatıyla kullanmak daha kolay...
bu
arada traji komik olarak .iso dosyasını cd ye yazmak için
copy/paste yapmamk gerekiyormuş :) üstüne çift tıklamak yada sağ
tıklayıp “burn to dvd” demek gerekiyormuş :))
Android
sunumu hazırlarken gördüm ki internetin her yerinde genel olarak
android linux işletim sistemi tabanlı bir mobil işletim sistemidir
deniyor ancak linux bir işletimi değil işletim sistemi
çekirdeğidir. (sunumun 1.dk sı gol ü yiyerek bunu öğrenmiş
oldum :P )
hazır
android demişken android linux tabanlı olduğu için eclipse i
linux üstüne kurup android kurmak hem daha kolay hemde çalışırken
emülatorun başlaması 20 sn bile sürmüyor ve bir de küçük bir
emülator kullanılırsa... (insan gibi olursa :P )
terminali
de az biraz kullanmayı öğrenerek ara yüze bile kafa tutmaya
kalktım... peki noldu işimi daha kolay hallettim....
aslında
benim ilk bilgisayarım da böyle siyah ekran açılırdı win yazar
girerdim masaüstüne Windows®3.1
di... sanırım terminale ordan bir sempatim olabilir :) hatta onda
cd komutu da çalışırdı ve cd komutu yazarken iki boşluk yazmak
gerekirdi o da boşlukların bit sayısının linux da ve windows da
farklı olmasıymış …. :)) tabi biraz geç anladım ama hiç
anlamamakta iyidir... zararın neresinden dönülürse kardır
sanırım...
yaz
kampında öğrendiğim libre office saymıyorum bile :)) calc da kod
bile yazdık resmen :))) bu yazıyı bile writer da yazıyorum o
derece :D
port ayarlarından imap ve pop3 arasındaki farkı
bile çözdük...aslında bu bilişim sektöründe nasıl
öğrenebileceğimizi öğrendik..
Abant
gezimizi de anlatamıyorum kelimeler kifayetsiz kalıyor :))
sanırım
yolun başındayım ancak o yola çıkabildiğim için sanşlıyım....
Linux
ve android konusunda 15 gün içinde baya bir yol aldım ve bu yüzden
bu organizyon da emeği geçen herkese teşekkür ediyorum...
